Dünyanın Yaşanabilecek Ülkeleri
Dünyanın en güzel ülkesi herkes için farklı bir ülke olabilir. Her ne kadar hepimiz farklı özelliklerinden dolayı belirli ülke ya da ülkeler için işte burası dünyanın en güzel ülkesi desek de yapılan anket sonuçları ya da araştırmalar, dünyanın en güzel ülkesi olabilmek için sadece doğal güzelliğin yetmediği konusunda aynı fikirde. Bir ülkenin en güzel ülke olabilmesi için doğal güzelliklerinden hariç başka güzelliklerinin de olması gerekli.
Örneğin; refah seviyesinin yüksek ve suç oranının düşü olması, en güzel ülke olabilmesi için bir kriter. Ayrıca, kişi başına düşen milli gelir, tarihi geçmiş ya da turist ve göç kabulü gibi konular göz önüne alındığında, bir ülkenin dünyanın en güzel ülkesi olup olmadığına karar vermek daha kolay oluyor.
En Güzel Nerede Yaşanır?
Yaşamak için dünyanın en güzel ülkesi, pek çok insan için kişi başı düşen gelir miktarının en fazla olduğu ve en kolay göç edilebilecek ülkeler olarak sıralanmaktadır. Bu durumda, kişi başı geliri ortalamaların bile hayli üzerinde olan Kanada ve refah seviyesi Alp Dağlarından aşağı kalmayan İsviçre, en güzel örnekler olacaktır.
Kanada ve İsviçre, iklim bakımından birbirlerine benzemekle birlikte, aslında dünyanın bu kısmında bulunan diğer ülkelerin de tamamı, yaşamaya oldukça elverişlidir. Danimarka, Norveç, İsveç gibi ülkelerde de göç şartları insanları sıkmayacak nitelikte olmakla birlikte, harika bir manzara, iyileştirilmiş insani şartlar ve üst düzey hayat statüleri bulunmakta. Soğuk iklimlerle arası iyi olanların ve “eksi 40 derece soğuklar bana işlemez” diyenlerin ilk adresi olacağı kesin!
Daha Romantik, Daha Huzurlu Seçenekler…
Dünyanın en yaşanılabilir şehri neresi ben orada yaşamak istiyorum diyenler ve tercihlerini huzurlu ve romantik bir hayattan yana kullanmak isteyenler, elbette Fransa’nın göz bebeği Paris ve dünyanın yeni gözdesi Yeni Zelanda’yı tercih edecektir. Paris, her zaman aşıklar şehri olarak bilinmesiyle birlikte, müzeleri, caddeleri ve Eiffel Kulesi ile, her zaman canlı, cıvıl cıvıl ve hayat dolu bir şehir. Yeni Zelanda ise, maalesef ki göç şartları diğer ülkelere oldukça ağır olan bir yer. Turist kabul etmede pek sorun çıkarmasa da göç edip yerleşmek isteyenlere verdikleri göç şartları listesi göz korkutacak cinsten.
Sanatın ve Tarihin Iğıl Iğıl Aktığı Topraklara Gidelim
En yaşanabilir ülkeler kategorisinde, tarih ve sanatın iç içe geçtiği şehirlere gitmek isteyenleri İtalya ve Almanya’ya doğru alalım. Almanya, pek çoğumuzun bildiği gibi özellikle vatandaşlık konusunda asla sorun yaratmayan ve bu konuda en rahat yerlerde biri. İtalya ise bu konuda biraz tutucu olabiliyor. Çalışma şartları, doğal ve tarihi güzellik, yaşam standartları ve diğer tüm kriterler göz önüne alındığında, tarihle iç içe yaşamak isteyenler için İtalya ve Almanya oldukça iyi iki seçenek olarak karşımıza çıkıyor. Ancak İtalya şu sıralar kovid-19 salgını nedeniyle pek tercih edilecek gibi durmuyor.
Çok Sakin Mi Olsa Çok Canlı Mı?
Dünyanın en mutlu ülkesi, insanlarının en mutlu olduğu ülkedir. Bu durumda, şehrin sakinliği ya da canlılığı, kalabalık ya da az nüfuslu oluşu ya da düzenlenen aktivite sayısı pek bir şey fark ettirmemekle birlikte, insanlar nereye giderse gitsin alıştığı düzeni arıyor. Bu yüzden, sakin, sessiz ve küçük bir çevre ile yaşamaya alışık olanlara, Avrupa’nın tek bağımsız grandüklüğüne sahip Lüksemburg’u öneriyoruz.
Şehrin nüfusu oldukça az ve yüz ölçümü de küçük. Aktif bir gece hayatı bulunmadığı gibi, Avrupa’nın tam orta yerinde bulunması, yerleşmek isteyenler için güzel bir alternatif sunuyor. Avusturalya ise tam tersine oldukça hareketli bir şehir. Hem sağlık hem spor alanında oldukça gelişmiş bir şehir olmasına rağmen, yaşayan herkes konut fiyatlarının çok uçuk olmasından şikâyet ediyor.