En Güzel Mevlana Sözleri

Yüzyıllar boyunca dünya üzerinde söyledikleri anlamlı sözler ile insanlara yol gösteren birçok büyük düşünür yaşamıştır. Bunlar içinde en önemli isimlerden biri Mevlana kabul edilmektedir. Hayat felsefesi ile dikkat çekerek saygı toplayan Mevlana’nın bu ismi/unvanı “efendimiz” anlamına gelmektedir. Hz. Mevlana anlamlı sözleri ve başta Mesnevi olmak üzere tüm eserleri ile yalnızca Müslüman kesimlerde değil tüm dünyada ün kazanmıştır. O dingin bir yaşantının ve hoşgörünün en önemli temsilcilerinden biridir. İnsanların doğruyu bulmalarına yardımcı olacak en etkileyici sözleri söyleyerek yıllardır saygı ve sevgiyle hatırlanan bir isim haline gelmiştir. Ülkemizde insanların kendilerini ve hayatı anlamasını, anlamlandırmasını sağlayacak söylemlerin en önemlileri Mevlana sözleri olmaktadır. Bu sözler insanların yaşama ve dünyaya bakış açılarını değiştirmelerinin yanında kendilerini en etkili haliyle ifade edebilmelerine de olanak sağlamaktadır. Günümüzde sosyal medyanın yaygınlaşması ile beraber insanların duygu ve düşüncelerini, hayata bakış açılarını anlatma isteğinin arttığına şahit olunmaktadır. Yapılan paylaşımlar içerisinde en çok beğenilen ve tercih edilenlerden biri ise düşündürücü Mevlana sözleri olarak karşımıza çıkar. Dolayısıyla bu sözler kişinin iç dünyasına dönerek doğruları bulmasını mümkün kılmanın yanı sıra sosyal medya platformlarında da öne çıkmasını sağlamaktadır. 13. Yüzyılda yaşamasına rağmen günümüzde hala etkisini sürdürüyor olması onun ne kadar değerli bir isim olduğunu göstermektedir. Böyle her konuya uygun sözleri bulunan, büyük bir insanın sözlerini öğrenmek ve paylaşmak istemek son derece doğaldır. İşte bu nedenle en güzel Mevlana sözlerini sizin için derledik.

Anlamlı Mevlana Sözleri

~ Bir gönülde aşk ve sevgi ateşi yoksa o kişi karanlıklarda, Allah nurundan habersizdir. (Hz. Mevlana)

~ Öyle bir ‘yâr’ sev ki evladım; elinde su tasıyla, iftarı bekleyen oruçlu gibi beklesin seni. (Hz. Mevlana)

~ Kaderde sevmek var ama kavuşmak yok ise şayet, olsun! Vuslata aşık gönül susmaya da razı. (Hz. Mevlana)

~ İyiyim desem yalan olur, kötüyüm desem inancıma dokunur. En iyisi şükre vurayım dilimi, belki o zaman kalbim kurtulur. (Hz. Mevlana)

~ Kitaplardan önce, kendimizi okumaya çalışalım. (Hz. Mevlana)

~ Merhamette güneş gibi ol; cömertlikte akarsu gibi ol; tevazuda toprak gibi ol; ayıpları, kusurları örtmekte gece gibi ol. (Hz. Mevlana)

~ Ay doğmuyorsa yüzüne, güneş vurmuyorsa pencerene, kabahati ne güneşte ne de ay da ara! Gözlerindeki perdeyi arala! (Hz. Mevlana)

~ Yaşadığın dünyaya bak; yüce tanrı, hangi eserini sevginin kucağında büyütmemiş? Neden okşamak ve kucaklamakla gidilecek yere, tekme ve tokatla erişmeyi tercih edesin? (Hz. Mevlana)

~ Dert, insanı yokluğa götüren rahvan attır. (Hz. Mevlana)

~ Başta dönüp koşan nice bilgiler, nice hünerler vardır ki, insan onunla baş olmak isterse, baş elden gider. Başının gitmesini istemiyorsan ayak ol. (Hz. Mevlana)

~ İsyanlardayım dedi. Hayır, imtihanlardaydı. Fark etseydi, kurtulacaktı. (Hz. Mevlana)

~ Beni çok özle, bir daha bu kadar sevmeyecekler seni. Aşksız olma ki ölü olmayasın. Aşkta öl ki diri kalasın. (Hz. Mevlana)

~ Bazı insanlar bize armağandır, bazıları ise ders. (Hz. Mevlana)

~ Kim, ne olursa olsun, sevgili bizim olsun tek, canı, canımız olsun. (Hz. Mevlana)

~ Kanat vardır doğanı padişaha götürür; kanat vardır kuzgunu leşe götürür. (Hz. Mevlana)

~ Kusur arıyorsan, tüm aynalar senin. (Hz. Mevlana)

~ Kalbi ve sözü bir olmayan kimsenin yüz dili bile olsa, o yine dilsiz sayılır. (Hz. Mevlana)

~ Aklım her gün tövbe eder. Nefsim her an tövbemi bozar. Arada kalmış bîçareyim. İyi ki senin kapın var. (Hz. Mevlana)

~ Yapraksız kaldın diye gövdeni kestirme. Zira bu işin baharı var. (Hz. Mevlana)

~ Sus gönlüm! Bütün bu susmalarına karşılık her şeyin hayırlısının olacağına inanarak sus. (Hz. Mevlana)

~ Her yerde olmak gibi bir duan varsa, gönüllere gir; çünkü sevenler, sevdiklerini gönüllerinde taşırlar. (Hz. Mevlana)

~ Aşk nasip işidir hesap işi değil! Aşk adayıştır arayış değil! Sen adanmışsan ve yanmışsan bu uğurda aşk seni bulmaya gelir. (Hz. Mevlana)

~ Dua kapı çalmaktır. Gerisine karışmak haddi aşmaktır. (Hz. Mevlana)

~ Bazen halimize Melekler imrenir. Bazen de halimizden Şeytan bile iğrenir. (Hz. Mevlana)

~ Ey sevgili; heyben acıyla dolar da nefes alamazsan gel. Huzur bulacağın kıyılarım senindir. Umutların solar kurur da su bulamazsan beraber sulayalım, gözyaşlarım senindir. Kanadın kırılır da maviye uçamazsan, ne güne duruyor al, kanatlarım senindir. Çaresiz çilelere bir umut bulamazsan, kendime ettiğim dualarım senindir. (Hz. Mevlana)

~ Harf’ler yetmedi anlaşılmama, bari hâl’den anla. (Hz. Mevlana)

~ Cahille girme münakaşaya. Ya sinirini zıplatır tavana! Ya da yazık olur adabına. (Hz. Mevlana)

~ Okuyarak öğreneceksin ama severek anlayacaksın. (Hz. Mevlana)

~ Nefsin, üzüm ve hurma gibi tatlı şeylerin sarhoşu oldukça, ruhunun üzüm salkımını görebilir misin ki? (Hz. Mevlana)

~ Gel de birbirimizin kadrini bilelim. Çünkü ansızın ayrılacağız birbirimizden. (Hz. Mevlana)

~ Aşkın hikâyesini, durmaksızın feryâd eden bülbüle değil. Sessiz sedasız can veren pervanelere sor. (Hz. Mevlana)

~ Seni bağrıma değil, bağrımı ve başımı ayağının altına bastım. Gözüm toprak olacak, ama gönlüm daima aşk kokacak. (Hz. Mevlana)

~ Sarılmayı bilir misin? Sahiplenmeyi, sahiplendiğinde sadık kalmayı? Sen bilir misin aşık olmayı? Bölünebilir misin ikilere, üçlere, gerekirse binlere? Yapabilir misin? Gerçekten sevebilir misin? Sevmenin demesi olmaz. Unutma; ya çok seversin bir kere, ya da hiç sevmezsin. (Hz. Mevlana)

~ Kalbimi ve ruhumu vermemin bir yararı yok, sen zaten bunlara sahipsin. O yüzden sana bir ayna getirdim. Kendine bak beni hatırla. (Hz. Mevlana)

~ Her zorluğun sonunda doğan bir ışık vardır. Eğer elleriniz diken yaralarıyla kan revan içinde kaldıysa güle dokunmanıza çok az kalmış demektir. (Hz. Mevlana)

~ Küle döndüysen, yeniden güle dönmeyi bekle. Ve geçmişte kaç kere küle dönüştüğünü değil, kaç kere yeniden küllerin arasından doğrulup yeni bir gül olduğunu hatırla. (Hz. Mevlana)

~ İnsan her şeyi göremez; sevdiğin şeyler, seni kör ve sağır eder. (Hz. Mevlana)

~ Aynı dili konuşanlar değil, aynı duyguları paylaşanlar anlaşabilir. (Hz. Mevlana)

~ Bozuk olunca maya, ne ar tanır ne de hayâ! (Hz. Mevlana)

~ Kim demiş gül yaşar dikenin himayesinde? Dikenin itibarı gül himayesinde! (Hz. Mevlana)

~ Susmak, mana eksikliğinden değil. Belki mana derinliğindendir. (Hz. Mevlana)

~ Kır oğul zinciri; hür gez, hür konuş, yok mu altından gümüşten bir kurtuluş? (Hz. Mevlana)

~ Şarap küpü nereye konursa konsun şaraptır. Gül mezbelelikte bitmekle kötü olmaz, şarap altın tasa konmakla helal olmaz. (Hz. Mevlana)

~ Dediler ki: gözden ırak olan gönülden de ırak olur. Dedim ki: gönle giren gözden ırak olsa ne olur. (Hz. Mevlana)

~ Akıl bir kuzu, nefis bir kurt, iman ise çobandır. İman kuvvetli olmazsa, nefis aklı yer. (Hz. Mevlana)

~ Küsmek ve darılmak için bahaneler aramak yerine, sevmek ve sevilmek için çareler arayın. (Hz. Mevlana)

~ Gönül sevgiyi bulmuşsa kuru dal bile çiçek açar. (Hz. Mevlana)

~ Gönül, gönül verilerek alınır. (Hz. Mevlana)

~ Ey Müslüman, edep nedir diye sorarsan bil ki edep, her edepsizin edepsizliğine katlanmaktır. (Hz. Mevlana)

~ Nefsin ejderhadır. Öldü sanma, uykuya dalar o. Dertten eline fırsat düşmediği için uyur. Derdin bitince çıkar hemen. Hüner; dertsizken de nefsi uykuda tutmadadır. (Hz. Mevlana)

~ Kalbinizle yaptığınız her şey size geri dönecektir. (Hz. Mevlana)

~ Sen çiçek olup etrafa gülücükler saçmaya söz ver. Toprak olup seni başının üstünde taşıyan bulunur. (Hz. Mevlana)

~ Şikayetçi, kötü huyludur. İyi huylu şikayet etmez, tahammül eder. (Hz. Mevlana)

~ Köpeklerin kardeşliği, aralarına kemik atılana kadardır. (Hz. Mevlana)

~ Altın ne oluyor, can ne oluyor, inci, mercan da nedir bir sevgiye harcanmadıktan, bir sevgiliye feda edilmedikten sonra. (Hz. Mevlana)

~ Sabır önceleri zehirdir. Huy edinirsen bal olur! (Hz. Mevlana)

~ Gülü gülene ver. Kalbini sevene ver. Sevmek güzel şeydir. Kıymet bilene ver. (Hz. Mevlana)

~ Kapı açılır, sen yeter ki vurmayı bil! Ne zaman? Bilemem! Yeter ki o kapıda durmayı bil! (Hz. Mevlana)

~ Bir muammadır aşk. Kiminin vicdanına atılan taş, kiminin de gözünden akıtılan yaştır aşk. (Hz. Mevlana)

~ Bilmez misin ki cevap vermemek de cevaptır. (Hz. Mevlana)

~ Aşk; sandığın kadar değil, yandığın kadardır... (Hz. Mevlana)

~ İmtihan içinde imtihan vardır. Derlen toparlan da ufak bir imtihana satma kendini. (Hz. Mevlana)

~ Ne kadar bilirsen bil, söylediklerin karşındakilerin anlayabileceği kadardır. (Hz. Mevlana)

~ Ey sevgili. Biz seninle bir salkımın iki aşık üzümüyken, başka şişelerde şarap olmuşuz, başka hayallerde harap olmuşuz. (Hz. Mevlana)

~ Kimle gezdiğinize, kimle arkadaşlık ettiğinize dikkat edin. Çünkü bülbül güle, karga çöplüğe götürür. (Hz. Mevlana)

~ Çektirilen acı havada asılı kalmaz, çektirenin başına düşer. (Hz. Mevlana)

~ Cahil kimsenin yanında kitap gibi sessiz ol. (Hz. Mevlana)

~ Doğruların yemin etmeye ihtiyacı yoktur. (Hz. Mevlana)

~ Kimde bir güzellik varsa bilsin ki ödünçtür. (Hz. Mevlana)

~ Toprak gibi sessiz olduğum an bil ki; şimşek gibi gökte gürlüyor feryadım. (Hz. Mevlana)

~ Yüz kişinin içinde aşık, gökte yıldızlar arasında parıldayan ay gibi belli olur. (Hz. Mevlana)

~ Yürürken başımın yerde olması sizi rahatsız etmesin. Benim tek derdim; yere düşen edebinize takılmamak. (Hz. Mevlana)

~ Güzelliğin bir damlası olan Leyla için uykuyu haram etmek çok değilse, güzelliğin kaynağı Mevla için bir ömrü feda etmek az bile. (Hz. Mevlana)

~ Ahlak örtüsü olmayanı, başörtüsü dindar yapmaz. (Hz. Mevlana)

~ Ne zaman gökyüzüne bir nefes, bir dua gönderdin de ardınca ona benzer iyilik görmedin? (Hz. Mevlana)

~ Bir yandan korkun bir yandan umudun varsa iki kanatlı olursun. Tek kanatla uçulmaz zaten. (Hz. Mevlana)

~ Ben hiç dilek tutmadım, hep dua ettim. Ömrün ömrüme nasip olsun diye! (Hz. Mevlana)

~ Tut ki Ali’den sana miras kaldı Zülfikar. Sende Ali’nin yüreği yoksa Zülfikar neye yarar? (Hz. Mevlana)

~ Kalp denizdir, dil de kıyı. Deniz de ne varsa kıyıya o vurur. (Hz. Mevlana)

~ Bir kimsede kibir varsa, söz söylediği zaman soğan gibi kokar. (Hz. Mevlana)

~ Cahil kişi gülün güzelliğini görmez, gider dikenine takılır. (Hz. Mevlana)

~ Sen Allah’a güven. Hiç beklemediğin anda çiçek açar umutlar. (Hz. Mevlana)

~ Misafirsin bu hanede ey gönül, umduğunla değil bulduğunla gül, hane sahibi ne derse o olur, ne kimseye sitem eyle, ne üzül. (Hz. Mevlana)

~ Kötülük yaptın mı kork! Çünkü o bir tohumdur. Allah yeşertir, karşına çıkarır. (Hz. Mevlana)

~ Gerçek aşk’ı bilen kalp bir damla suya bile hürmetle bakar. (Hz. Mevlana)

~ Üç sözden fazla değil, tüm ömrüm şu üç söz; hamdım, piştim, yandım. (Hz. Mevlana)

~ Fakat harap olmaktan niye gamlanayım? Harabenin altında padişah hazinesi var. (Hz. Mevlana)

~ Yok, dünyada hicrandan daha acı ne istiyorsan et de onu etme. (Hz. Mevlana)

~ Kalbin bir gün seni sevgiliye götürecek. Ruhun bir gün seni sevgiliye taşıyacak. Sakın acında kaybolma. Bil ki çektiğin acı bir gün dermanın olacak. (Hz. Mevlana)

~ Dilini terbiye etmeden önce yüreğini terbiye et; çünkü söz yürekten gelir, dilden çıkar. (Hz. Mevlana)

~ Gözyaşının bile görevi varmış. Ardından gelecek gülümseme için temizlik yaparmış. (Hz. Mevlana)

~ Ey dost! Derdin ne olursa olsun umudun her zaman Allah olsun. (Hz. Mevlana)

~ Yılan sokması seni sadece canından eder. Ama kötü dost hem candan, hem de imandan eder! (Hz. Mevlana)

~ Gönül, ebedi olmayan mülkü, bir rüya bil! (Hz. Mevlana)

~ Can’ı Canan’a teslime hazır değilsen ‘ben Aşk’ım’ deme kimseye. (Hz. Mevlana)

~ Muhabbet ve merhamet, insanlığın; hiddet ve şehvet de hayvanların sıfatlarıdır. (Hz. Mevlana)

~ Ey sahura kalkan, sahur yemeği yiyen kişi! Az konuş, hatta sus! Sus da orucu anlayanlar, oruçtan söz etsinler. (Hz. Mevlana)

~ Nasibinde varsa alırsın karıncadan bile ders. Nasibinde yoksa bütün cihan önüne serilse sana ters. (Hz. Mevlana)